Championship Manager 01-02'deki 15 sezonuk Benfica macerasını sonlandırdıktan sonra yeni takım aramaya giriştim.İlk önce İngiltere 3.liginde bulunan Swansea ile kariyere başladım.Transfer bütçesinin 0 dolar olması (şaka değil) ve ligin ilk 4 haftasında 8 as oyuncunun sakatlanmasından kaynaklı kadro kurma sıkıntısı yüzünden takımı bırakmaya karar verdim.Bu sefer transfer bütçesi vasat üstü olan ve zor bir ligde mücadele eden 1.lig ekibi seçmeye karar verdim.

Bilirsiniz o dönemde Serie A,günümüz La Liga'sı gibiydi.Tüm futbol severlerin ilgiyle takip ettiği,her takımın en az 1 yıldızının olduğu bir ligdi.Bu yüzden Juve-Milan-İnter-Roma-Lazio ve Parma dışında bir takım tercih etmeliydim.Atalanta ve Fiorentina arasında kaldım.Fiorentina'nın da büyük takımlar arasında olacağını düşündüğüm icin Atalanta'yı seçtim.Ben bu takımı küllerinden doğurmalıydım.

Bizim takımda İtalya genç takımından bir çok oyuncu olduğu için oyuncular sürekli takip altındalar ve teklifler alıyorlar.Bosman Kanunu ile de sezon içinde avcunuzun içinden bedavaya uçup gidiyorlar.Bu yüzden transfer döneminde ilk işim,bu oyuncularla sözleşmeleri yenilemek oldu.

Ayrıca,cüzi miktarlara Dabo,Iordache,Baga ve Temur Altunhan'ı transfer ettik.Tsigalko ile de anlaşmamıza rağmen kendisi kadro sınırına takıldığı için aramıza katılamadı.Carrera ile yollarımızı ayırdık.Kadroyu oluşturup stratejiyi belirledikten sonra hazırlık maçlarına çıkmaya başladık.

Hazırlık maçlarında takım beklediğimden daha iyi performans gösteriyordu.Biraz şaşırdım desem yalan olmazdı.Sonuçta Atalanta'ydık ve bizim için ligde kalacak düzeyde performans yeterli olacaktı.

İlk hafta Brescia karşısında son dakikada penaltı gölüyle gelen mağlubiyet moralleri bozsa da,Roma deplasmanında alınan galibiyet rotanın Avrupa Kupalarına katılmak olacağının göstergesiydi adeta.İlk yarı boyunca gayet iyi bir performans gösterdik,zirveye oynuyorduk.Uzun süre ligi lider götürdük ama bir sorun vardı;arkamızdaki takım Roma'ydı.


Ligin ilk yarısını Roma'nın ardından 2.sırada tamamlamıştık,üstelik çok da puan farkı yoktu iki takım arasında.Ama ligin 2.yarısı bizim için adeta kabus gibi geçti.

Özellikle son 10 hafta adeta cepten yemeye başladık,takımdaki genel düşüş ve Temur'un aşırı formsuz olması şampiyonluk yarışında sürekli yara almamıza sebep oldu.

31.haftaya kadar matematiksel olarak ligde şampiyon olma şansımız devam ediyordu,üstümüzde 3 puanlık farkla Roma ve Lazio vardı.31.haftada aldığımız beraberlik bizi matematiksel olarak şampiyonluk yarışından itti.Artık tek hedef,7 puan farkla altımızda olan Milan'a geçilmemek ve ligi 3. bitirmekti.Ama burada da işler istediğimiz gibi gitmedi.Oysa ki bir galibiyet bile yetecekti. 34.haftada aldığımız beraberlik ile lig 3.lüğünü kaybederek 4.sıraya düştük.Hedefimizi az da olsa gerçekleştirmiştik.Roma diye bir gerçek var sonuçta.

Önümüzdeki sezon için hedef,UEFA Kupası'nda gidebildigimiz yere kadar gitmek ve ligi yine Avrupa Kupaları potasında tamamlamak.Bakalım neler olacak,hep beraber göreceğiz.

Sezon İstatistiklerimiz;