Bir Fenerbahçe taraftarı olarak (sınavıma çalışmam gerekirken) izlediğim ve izlerken utandığım bir toplantı oldu.Önemli olan kısımlarıyla yorumlamaya çalışacağım bu toplantıyı.
"Türkiye'nin iki sorunu var. Birincisi terör, ikincisi paralel yapı... İki önemli konu varken bizlerin sporda başarı ya da başarısızlıkta yorum yapma gibi bir hakkımız olmuyor.En önemli konu terör dedik. Devletin alacağı her kararda bize düşen her şeyi yerine getiririz. Terör kadar paralel yapının da bu ülke için önemli olduğunu söylüyorum. Sivil ihtilallerde bunları sağlayamazsınız. Kamuoyuna bunların tespit edilerek deklare edilmesi lazım. Türkiye Cumhuriyeti'nin yaşayabilmesi için bu unsurlarla mücadele edilmesi lazım."
Toplantıya bu sözlerle başladı Aziz Yıldırım.Kendisini takdir ettiğim tek konu,gündem değiştirme konusundaki başarısı.Sportif bir toplantıya bu konuların dahil edilmesi gerçekten takdire şayan (!)
"Yanlış ve ahlak sınırlarını aşan şeyler görüyoruz. Futbol takımımıza güveniyorum, daha 5 maç var. Bundan 3 hafta önce Barcelona 3 hafta önce 9 puan öndeydi. Real Madrid, Barcelona'yı yendi 6'ya düştü. Dün akşam puanlar 76 ve 75 oldu. Bizde de olmaması için bir neden yok. Kendimize de inanıyoruz. Fenerbahçe taraftarı da inansın. Biz ümitliyiz. Ümidimizi kesmedik. Şampiyon son maçta (Konya) belli olacak."
Madem senin için şampiyon olmak önemli değil,neden bu tarz bir açıklama yapıyorsun? Futbol takımına sen güveniyorsun da,peki bizler güveniyor muyuz? Dün akşam lig sonuncusuna karşı alınan galibiyet dışında 1 aydır maç kazanamıyor bu takım.Neden inanalım ki?Göz var,izan var.
"Ersun Yanal tezahüratları organize edildi. Sonucunu gördük. Gece bizleri arıyorlar. GFB grubu diyor ki 'Biz bağırmadık' E kim bağırdı peki? İçeriye el uzatanlar var. Siyaset adına el uzatanlar var. Otobüs tutup organize edenler var. Kombine kartı vermek üzere onlara söz verenler var. Ben bunların hepsini izledim.Ben olduğum sürece Ersun Yanal buraya gelemez. Onun için benimle fazla uğraşmasınlar."
Ersun Yanal'ı itibarsızlaştırma çabalarından birisi daha.Münferit taraftarın haklı tepkisine "paralı köpekler" benzetmesi yapma çabaları.Yemeyiz.
"UNİFEB, 1907 Derneği'nin altında kurulmuş... Dün utandım ya. Kombine alıyorlar. Destek oluyorlar. Ya bunlarla ilişkilerini kesecekler ya da topyekün karşıma alırım. Fenerbahçe Yönetimi'ne bağıramazlar. Buna hakları yok."
Gayet de hakları var.Protesto yapmak herkesin hakkıdır.Senin topyekün karşına almakla suçladığın çocuklar,maçlara gitmek için ne çabalar harcıyor sen biliyor musun? Senin mamaladığın Anadolu GFB'ye benzemezler başkan.Haklı olana hakkını verirler.
"Şampiyon olsalar nolur olmasalar nolur."
Şu cümleyi duyar duymaz sinirden kahkaha attım.Bir takımı var eden,sportif başarılarıdır.Başkan bu kafayla devam ederse ileride çocuklarımızı ve etraftaki minik kardeşlerimizi Fenerbahçeli yapabilmek için sebep bile bulamayacağız.
"Oyuncuların çoğunun terörden dolayı futbola kendilerini veremediklerini hissediyoruz, konuşuyoruz. Avrupalı insanda korku başlıyor bu olayların ardından."
Senin canın can da,başkalarının patlıcan mı? Diğer kulüplerde de bolca yabancı oyuncu var.Neden onlardan böyle bir bahane duyamıyoruz? Mesela lider Beşiktaş'ın oyuncularından.Haa pardon,onlar Serie A'da oynuyorlardı zaten değil mi?
"Bilgisayarlarla yazarak çizerek bu işler olmuyor. Kendisini getirdiğimde Kocaman diye bağırdılar. Şuanda 64 puanımız var. Onun zamanında Fenerbahçe çok iyi oynadı, böyle oynadı dediğimizde Fenerbahçe sezonu 75 puanla tamamladı. Beşiktaş ve Galatasaray 53-54 puanda. İkisi de çok kötü bir sezon geçirdiler. Bizde geride kaldılar. Karabük'te 2-1 yenildik. 4-5 gol olacak maç o şekilde bitti. Basında yazılar yazılıyor. Ersun Yanal eleştiriliyor."
Sırf haksız çıkmamak adına o sezonun başında yazılan ve bazı olumsuz içerikli köşe yazılarını getirip tek tek göstermesi,nasıl fesat bir insan olduğunu gösterir nitelikte.
"Ahlaklı olan insanlar ancak bu kulüpte çalışırlar. Ahlaksız olanlar çalışamazlar."
Üzerindeki forma orjnal olmadığı için küçük çocuğun formasını imzalamayan,Fenerium'daki imza gününde "burası benim ben istersem girersiniz,ben istemezsem giremezsiniz" diye bağıran,takımı şampiyon yapan hocanın ses kaydını basına sızdıran ve bununla övünen bir kulüp başkanı mı bu cümleyi söylüyor şimdi?
"Galatasaray'ı asıyorlar kesiyorlar. Sizin ne hakkınız var. Bunların Genel Kurul'ları yok mu bunların. Delegelere hakaret ediyorsunuz ya. Sana mı kaldı kardeşim."
Sana mı kaldı kardeşim Galatasaray'ı savunmak? Gerçi kendisi Galatasaray tarihine sayısız başarı kazandırdığı için,laf arasında asıl kulübünü koruması çok doğal.
"Terraneo'yu aldım, attım."
Bir kulüp başkanına yakışmayacak bir üslup.Ayıp.
"Fenerbahçe benim dönemimde her üç senede bir şampiyon oldu. Daha fazla olabilir miydi? Olabilirdi. 2009'da Bursa'yla yarıştığımızda kaybettik. İsteseydik şampiyon olurduk.Şampiyon olsak ne olur,olmasak ne olur?"
Olsaydın ya o zaman? Demek ki sen,Fenerbahçe'nin başarılı olmasını istemiyorsun.İstemediğin için de şampiyonluk falan umurunda değil.Yanlış mıyım? Zico'yu ve Daum'u şampiyon olamadığı için neden kovdun o zaman?
Toplantıda bunların dışında da bir sürü konudan bahsetti başkan.Chelsea'nin 3-0 yenilmesi,Leicester City'nin şampiyon olması durumunda alacağı yayın geliri,La Liga'daki şampiyonluk yarışı vb. "Avrupa'dan Futbol" programı izliyoruz sanki.
Genel bir yorum yapacak olursam ;
Pişkin pişkin açıklamalar,taraftarla dalga geçercesine saptamalar yapmak ve insanları birbirine düşürmek başkanın fıtratında olduğu için,çok da şaşırmadım aslında bu toplantıdaki sözlerine.Bu gidişle,boşa giden yıllarımıza yeni yıllar ekleyeceğiz ve kahrolmaya devam edeceğiz.
Fenerbahçe taraftarının artık büyüklüğünü göstermesi ve sazı eline alması gerekiyor.Fenerium boykotundan tutun maçlara gitmemeye,ses getirecek eylemler yapmalıyız.Yönetim bizi müşteri olarak görüyorsa,biz de mecburen anladıkları dilden konuşmalıyız.Başka yolu yok.
1 Yorumlar
En son şampiyonlar ligi maçımızın üzerinden tam 8 yıl geçti ayıp be utan yahu sen burayı yimpaş yozgatmı sandın burası FENERBAHÇE.
YanıtlaSil