Önce 2 gün öncesine gidelim; Konya'da oynadığımız ve 2-0 galip geldiğmiz Fransa maçının öncesinde, vefat eden eski Uefa başkanı Lennart Johansson için yapılan saygı duruşunda tezahürat yapılmış, sonrasında çalınan Fransa milli marşı da ıslıklanmıştı. Avrupa liglerinde her sezon sayısız maç izlerim, bu maçlarda düzenlenmiş olan saygı duruşlarında stadyumdan çıt çıktığını duymadım. Bizde ise saygı duruşları, lig maçlarında deplasmana gelmiş taraftarların sessizlikten faydalanarak tezahürat yapma çabasından ibaret.
Milli marşın ıslıklanması ise ayrı bir saygısızlık. Fransa senin ezeli rakibin ya da düşmanın
mı? Alt tarafı bir spor müsabakası ya. Savaş mı bu? Bir
milli marşın nasıl ve hangi şartlarda yazıldığını/yazılmak zorunda
kaldığını iyi bilen bir milletin torunlarına yakışıyor mu bu hareket?
Maç sonunda ise galibiyeti kutlamak için Paris sokaklarına inen gurbetçilerin, Fransızlara karşı "hepiniz orospu çocuğusunuz" tezahüratı yapması da yine bize yakışan (!) bir başka hareketti. Ondan sonra "Avrupalılar bizi sevmiyor" diyorsunuz. Böyle saygısızca hareketler yapanı kim sevsin Allah aşkına? Biz bile bizi sevmiyoruz ki?
Gelelim dün geceye;
Euro 2020 elemeleri 4. maçı için İzlanda'ya giden A milli takımımız, önce havalimanında 2 saat bekletildi ; ardından da Corentin Siamang adlı bir Belçika vatandaşının Emre Belözoğlu'nun röportajı sırasında bulaşık fırçası uzatması, ülke genelinde büyük tepki çekti. Siyasi mağduriyet çıkartma çabası da işin içine girince İzlanda'ya nota vermeye kadar gitti iş.
İzlanda'yla defalarca kez milli maç yaptık. Bir kez bile bekletilme olayı yaşanmadı. İzlanda'nın sunduğu "Konya Havalimanı" bahanesi ise oldukça komik. Konyaspor, Uefa Avrupa Ligi'nde oynadığı tüm maçlara Konya'dan hareket ederek gitti ve gittikleri ülkelerde havalimanı kaynaklı bir sorun yaşamadılar.
Fırça uzatan troll şahsın, başka videolarda da fırçayı
kendisine mikrofon gibi tutup konuştuğu görülüyor. Aslında gülüp
geçilecek bir olay ama takımın havalimanında 2 saat boyunca çeşitli bahaneler sunularak bekletilmesi sonrasında bunun yaşanması, basit bir şakanın büyümesine yol açtı. Fransa
milli marşının yuhlanmasının ve bunun Avrupa'da tepki çekmesinin ardından milli takımımızın başına bunların gelmesi tabii ki de
tesadüf değil. Misilleme.
2
gün önce Fransa'ya ve Fransızlara saygı göstermeyen insanımız, benzer
bir hareket bize yapıldığı için "terbiyesizler, asarız, keseriz, Çılgın Türkler
geliyor, ananızı laciverte boyayacağız bla bla bla" cümleleriyle tepki
gösteriyor. Türk insanının büyük bir kısmı, bu tarz durumlarda "aynı muamele bize yapılsa
ne olurdu?" diye düşünemiyor. Düşünebilselerdi ne futbolcularımız bekletilirdi, ne de bu fırçayı görmüş olurduk.
Saygı gösterirsen, saygı görürsün. Bu kadar basit.
0 Yorumlar