Bu satırları, Fenerbahçe'nin Göztepe'yi büyük bir futbol şansıyla 3-2 mağlup ettiği maçın ardından yazıyorum. "Mourinho balı" dediğimiz faktör devreye girdi bu akşam. Ben bir Fenerbahçeli olarak, Fenerbahçe'nin kendi evinde bu kadar aciz oynamasını kabul edemiyorum. Korkunç bir futbol. Bu oyunu ancak böyle tanımlayabilirim. Üstelik ligin ilk yarısında Göztepe'de yaşanan olayları da düşünecek olursam; başkanını darp etmiş kulübe karşı bu şekilde ruhsuz oy-na-ya-maz-sın. Hiç mi onur, gurur, haysiyet yok sizde?
Mourinho;
Ligin üst sıralarında bulunan takımlara karşı bırak etkili futbol oynamayı, ilk galibiyetini güç bela bu akşam alabildin. Avrupa'da elenip elenmeyeceğin son maça kalmış. Sen neden o kulübede oturuyorsun? Oraya cansız manken koysak bu oyunu oynatır zaten? Ben senden daha kötüsünü görmedim. Ben, bu takımın ne oynamaya çalıştığını çözemedim.
Bir savunma takımı desen, değil. Saçma sapan goller yiyoruz her maç. Hücum takımı desen, hiç değil. Maximin'in yılda birkaç kez doğru karar verme ihtimaline göre şekillenen, kağnı gibi bir takım var sahada.
Biz bu şekilde oynayacaksak neden sana yıllık 10+ milyon € ödüyoruz? Neden kadroyu baştan aşağıya değiştirdik? Böylesine berbat bir futbolu, üstelik senin kazandığın paranın 10'da 1'ine oynatacak çok futbol adamı var.
Zeki Murat Göle'nin, Erwin Koeman'ın yönettiği takımlar bile taraftara kırıntı kadar da olsa ümit vermişti. Jose Mourinho'nun takımı bunu vermiyor bize ve vermeyecek de. Bazı şeyleri fazla uzatmanın manası yok bence.
Takımın başına geçeli birkaç hafta olsa anlarım, birkaç ay olsa hadi anlarım. Ocak ayı bitti ulan, bizim bir tane dişe dokunur maçımız yok. Oyunda en ufak bir gelişim olmasını geçtim, eli yüzü düzgün performans gösteren herkes geriye gitmiş. Bu kepazeliktir. Mourinho, yönetimi de beraberinde götürecek. Öncesinde tabi yönetim bir şeyler yapıp olaya el atmazsa.
Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar. Yarın bu çekirge sıçramazsa, hiç beklemediğimiz akşamları rezaletle kapatmamız olası.
0 Yorumlar